Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç şu ifadeleri kullandı;
“Türk milletinin birçok sofrası vardır ama bu ekolojik sofra da o sofralara katıldı. Ama anladığım kadarıyla en güçlüsü olarak katıldı. Çünkü ekolojiyi bir anlatabilsek bu uygar medeniyetlere pekâlâ işi çözeceğiz ama maalesef anlamak istemiyorlar.
Bildiğiniz gibi termik santral deneyimi geçirdik. O deneyimden Eskişehir çok şeyler kazandı. Hem termik santralin yapılması durduruldu, Alpu Ovası kazanıldı hem de Eskişehir halkı bu konuda nasıl hareket edeceğini öğrendi ve bugünlere kadar geldik. Bugünden sonra da yine de devam edeceğiz.
Belediyelerimiz de birtakım davalarla hukuksal savunmaları yapıyorlar. Ama halkın direncini içselleştirmesi, süratle işin üstüne gitmek çok büyük kazanımlar sağlar. O açıdan bu tip toplantıları sık sık yapıp özellikle Bozdağ’da, Atalan’da bu toplantılarla direncimizi onlara çok iyi anlatabilmemiz lazım. Çünkü birtakım noktalarda gittiğimizde "Geç kaldınız, buradaki bütün köylü işe alındı." gibi savunmalarla yüzleşirler. Her zaman olacağı gibi en büyük kozları zaten işe adam almaktır. Bunu halkımıza anlatarak ancak kazanabiliriz. Onun için de şiddetli direnç ve biraz önce avukat arkadaşımızın anlattığı gibi davalarla beraber hareket etmeliyiz.
Hatırlarsanız termik santralde 180 tane traktör hareket etmişti, konvoy yapmıştı. Bütün traktörcülere davalar açtılar. O zaman arkadaşlarımız hatırlar ama yılmayalım. Maalesef biliyorsunuz tek adam katliam yasası çıkarttı. Katliam yasasına rağmen onu çok nazarıitibara almadan biz bildiğimiz dirençlere devam edeceğiz. Öncelikle Ekoloji Derneğinin kurulması son derece gerçektir. Beni de üye yapar mısınız sevgili başkanım?
Buradan duyuruyorum. Hepimizin gelecekte su ile ilgili büyük endişeleri var ama bu adamlar altını; suyu, doğayı ve her şeyi altına kurban ediyorlar. Onun için bu mücadele gerçekten çok ulvi ve tarihsiz bir mücadeledir. Bu mücadelemizi hep birlikte sürdürüp başaracağız arkadaşlar. Ben bu konuda hakikaten çok öfkeliyim, çok kızgınım. Bu öfkemi ve kızgınlığımı çalışarak onlardan çıkartacağım.
Hepimizin gelecekte su ile ilgili büyük endişeleri var ama bu adamlar altını; suyu, doğayı ve her şeyi altına kurban ediyorlar. Onun için bu mücadele gerçekten çok ulvi ve tarihsiz bir mücadeledir. Bu mücadelemizi hep birlikte sürdürüp başaracağız arkadaşlar. Ben bu konuda hakikaten çok öfkeliyim, çok kızgınım. Bu öfkemi ve kızgınlığımı çalışarak onlardan çıkartacağım.
Burada bulunmaktan çok mutlu oldum. Girdiğimde zaten bütün dostları görünce güzel şeyler yapılacağını anladım. Onun için yolumuz açık olsun, hepinize saygılar sunuyorum.”