ESKİŞEHİR

Talat Yalaz’dan Berke Akyel tepkisi: “Seçmen iradesi yok sayıldı”

Talat Yalaz, Berke Akyel’in istifası ve AK Parti’ye geçişiyle ilgili sürecin başından beri bu yönde bir irade gördüklerini söyledi.

Abone Ol

CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz şu ifadeleri kullandı;

"Berke Akyel istifa ettiği gün zaten Adalet ve Kalkınma Partisi'ne geçmek iradesinde olduğunu ifade etmiştik. Konunun başından sonuna kadar böyle bir intiba bizde oluşmuştu. Bunun teyidini de hafta sonu hep birlikte izledik.

Arkadaşın bir kere kafasının karışık olduğu net olarak görünüyor. Tam bağımsız Türkiye vurgusuyla gitmesi, bakın videoya, yanındakilerin dahi tam bağımsız Türkiye dediği anda gözlerinin büyüdüğünü hep birlikte gözlemledik.

Yani siz Kurtuluş Savaşı'nı icra eden, sarayın talimatına rağmen, hakkında idam fermanı verilmesine rağmen Anadolu'da bir milli mücadeleyi yedi düvele karşı örgütleyen bir kurucu liderin kurduğu partiden; idam sehpasını 'Tam yaşasın tam bağımsız Türkiye' diyerek kendisi devirerek idama giden, davası mücadelesi için ölümü göze alan ve o uğurda hayatını kaybeden, şehit olan Deniz Gezmişlerin davasından; turbun büyüğünün bir tek talimatıyla, bir mektubuyla, 'Bu can bu bedende olduğu sürece Rahip Brunson'u göndermem.' diyen; Suudi Arabistan prensi ülkemiz sınırları içerisinde katledildiği halde 'Bu dava ülkemizin namusu ve şerefidir, bu dava Türkiye'de görülecektir.' diyen ama turbun büyüğü talimat verince onu da gönderen Rahip Brunson gibi ülkeyi hemen her alanda dışa bağımlı hale getiren bir liderin, Recep Tayyip Erdoğan'ın partisine geçiş yapıyorsunuz ve 'Yaşasın tam bağımsız Türkiye' diyorsunuz.

Bu bir kafa karışıklığından ileri gelmektedir ve gittiği partide bu slogana uyum sağlayacak bir yol ve şiar mevcut değildir. Kendisi adına üzüldüğümü ifade etmek isterim. Bu kafa karışıklığıyla oraya gidip orada aradığını bulamayacağına da açıkçası eminim.

Kendisinin bu bünyede, yani bu sebeplerle, hangi sebeple olursa olsun, gittiği anlamda Cumhuriyet Halk Partililerin, Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy verenlerin oyuyla seçildiğini ve yaptığı görevi Cumhuriyet Halk Partisi'ne oy veren hemşerilerimizin kendisine tevdi ettiğini ve bu görevi yapmasının kendisini seçen Eskişehirlilere de bir saygısızlık oluşturacağını yine bu kapsamda, yine bir atıfla parti programımızda siyasi etik yasasının da ivedilikle çıkarılacağını ve bu tür geçişlerin kendisine oy verenlerin iradesini yok sayarak yapılan bu geçişlerin önlemeye yönelik ciddi adımlar atılacağını Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında da ifade etmek isterim.

Adalet ve Kalkınma Partisi'ne geçip orada neye yönelik ve hangi somut şeylerle geçtiğini açıklamakta da kendisinin sıkıntıya düştüğünü, kafa karışıklığı içinde olduğunu ifade ediyoruz. Kendisi daha önce açıkladı, herhangi bir Cumhuriyet Halk Partiliden kaynaklı olarak bu kararı almadığını da ifade etti.

İddianame hazırlandıktan geçişe kadar bu yolsuzluk davalarına, asılsız iddialara karşı durup daha geçtiğin gün eline mikrofonu alıp burada somut bir yolsuzluk iddiası varmış, böyle bir intibaya ulaşmışsın gibi bir açıklama yaparsan bu da toplum vicdanında karşılık bulmayacaktır. Ama bu tür davranışlarda bulunan bir arkadaşın da toplum vicdanını, seçmen iradesini zaten yok saydığı ortadadır.

Kendisine yeni hayatında başarılar diliyoruz ve gittiğinden duyduğumuz memnuniyeti kendi şahsında değil, Cumhuriyet Halk Partisi'nin bu içinde bulunduğu koşullarda, bu kadar saldırı altındayken bugün Cumhuriyet Halk Partili olmak belki de tarihin en kıymetli ve onur verici davranışlarından birisiyken bu bünyede kendisine iyi görevler de verilmişken kendisi AKP'ye geçmek gibi bir düşünceye dahi sahipse evet Cumhuriyet Halk Partisi'nden gitmelidir.

Yine gidecek olan varsa hiç düşünmeden gidebilir. Bu dava bir davanın, Cumhuriyet Halk Partililiğin ve ülkenin kurucu iradesinin, ülkeyi tıpkı bir asır önce olduğu gibi bu yüzyılda da kuran, kurtaracak olan temel iradenin bir davaya dönüşmüş halidir. Biz davasına inanmış, mücadele eden, bu uğurda tutsak olmayı da her türlü menfaatten vazgeçmeyi de gerekirse bu uğurda ölmeyi de göze alan yol arkadaşlarımızla, yoldaşlarımızla birlikte bu yolda yürüyeceğiz.

Genel Başkanımızın kurultayda da ifade ettiği gibi Nazım Hikmet'in bir şiiriyle: 'Düşmesin bizimle yola evinde ağlayanların duygularını ağır bir zincir gibi taşıyanlar, kendi kabuğunun içinde yaşayanlar bizimle bu yolda yürümesinler, bir an önce gitsinler.'. Biz bize yeteriz çünkü biz büyük bir halkı temsil ediyoruz, büyük bir halkla birlikte yürüyoruz ve Türkiye'nin 1. partisiyiz. Hiçbir menfaat, hiçbir vaat, hiçbir somut vaat veya menfaat bu davadan vazgeçmeyi bizler için gerekli kılmaz.

Cumhuriyet Halk Partisi'nde belediyelere yönelik operasyonun ilk adımı olduğu yönündeki bir intiba bizde oluşmuş değil. Böyle bir şeye kesinlikle katılmayacağımızı ifade ederim. Bu ona delalet değildir en azından. Yine şunu da açıkça ifade etmek lazım: Bu bir dava, bir mücadeledir az önce ifade ettiğim gibi. Bu yolda tabii ki de dönenler olacak, mum gibi sönenler olacak, vurulup düşenler olacak, tutsak olanlar olacak ama bu yolun sonunda muhakkak mücadelesine sahip çıkanlar, tarihin tarihi mücadelenin doğru tarafında yer alanlar kazanacaktır.

Ve bu anlamda koskoca bir Cumhuriyet Halk Partisi'nin birkaç tane istifayla, birkaç tane başka partiye geçişle sarsılacağını düşünmek de yanlıştır. Bir söğüt ağacından, bir çınar ağacından bir yaprağın düşmesi kadar bile bize, Cumhuriyet Halk Partisi'ne en ufak bir zarar da vermez, en ufak bir eksikliğe de sebep olmaz. Ve bu arkadaşlar gittiği yerlere de hiçbir yarar ve hiçbir katkı sunmaz. Çünkü bütün mücadeleler bir dava içerir. Cumhuriyet Halk Partisi'nin bu kutlu, bu ülkeyi kurtarma iradesini içinde barındıran kurucu iradeyi yüreğinin çeperinde hisseden Kuvayımilliyecilerle olan bu yürüyüşüne adapte olmadıysa bir insan, başka bir yerde de bir yarar ve katkı sağlayacağını açıkçası düşünmüyorum.

Şahsi bir neden olduğunu düşünüyorum. Kendisinin açıklamalarından ileri hareket ederek bunu düşünüyorum. 'Bir Cumhuriyet Halk Partili ya da Cumhuriyet Halk Partisi bünyesinde herhangi birisi benim bu kararı almama sebep olmamıştır.' diye bir tweeti var arkadaşın. Bu açıklamadan ileri gelerek bunu düşünüyorum. Artık kendisini neyin cezbettiğini, neyin böyle bir karar almaya ittiğini de sağlıklı, somut ve kamuoyunu ikna eder bir biçimde açıklamadığını görüyorum. Bence kendisine sorulması gereken bir soru.

Kendisine sorulduğu zaman somut cevap verilirse karar verilecek bir konu. Cumhuriyet Halk Partisi'nin davasına bir lafı da yok arkadaşın. O yüzden şahsi bir sebepten ileri geldiği yönünde bir intiba var bu hususta. Buna ilişkin duyumlarım da sadece duyumdan ibaret olduğu için Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı olarak burada ifade etmem doğru olmayacaktır ama hiçbir menfaat, hiçbir vaat, Cumhuriyet Halk Partililik gibi onurlu bir mücadeleyi bırakmaya sebep olmayacaktır."